İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) Nedir?
Günümüz çalışma hayatında, yalnızca üretkenlik değil; çalışan sağlığı, işyeri güvenliği ve yasal sorumluluklar da büyük önem taşımaktadır. İşte bu noktada İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG), modern iş yaşamının vazgeçilmez bir bileşeni olarak karşımıza çıkar.
İSG, çalışanların iş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı korunmasını, güvenli ve sağlıklı bir çalışma ortamının sürdürülmesini amaçlayan çok disiplinli bir bilim alanıdır. Bu kapsamda alınan her önlem, yalnızca bireysel değil; kurumsal ve toplumsal bir kazanım anlamına gelmektedir.
Neden İSG?
İş kazaları önlenebilir olaylardır. Ancak bunun için proaktif bir yaklaşım, sürekli eğitim ve etkili denetim şarttır.
Meslek hastalıkları, genellikle uzun vadede ortaya çıkar ve ancak güçlü bir İSG kültürü ile erken fark edilebilir.
İSG, yalnızca yasal bir yükümlülük değil, etik bir sorumluluktur. Her çalışanın güvenli bir ortamda çalışmaya hakkı vardır.
Yasal Çerçeve ve Profesyonel Uygulamalar
Ülkemizde İSG uygulamaları, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile düzenlenmiştir. Bu kapsamda işverenlerin;
Risk değerlendirmesi yapması,
Çalışanları eğitmesi,
Kaza önleyici sistemleri kurması zorunludur.
Bu süreçte görev alan İş Güvenliği Uzmanları, İşyeri Hekimleri ve Diğer Sağlık Personeli, “İSG Profesyonelleri” olarak adlandırılır ve özel eğitimlerle yetkilendirilir.
İSG Kültürü: Sadece Önlem Değil, Bir Yaklaşım
İSG yalnızca bir mevzuat konusu değil; aynı zamanda bir kurum kültürü ve yaşam biçimidir.
Güvenlik uyarılarını dikkate almak,
Kişisel koruyucu donanım kullanmak,
Tehlikeyi fark edip bildirmek,
İSG kültürünün en temel göstergeleridir.
Atatürk Üniversitesi İSG Araştırma Merkezi Olarak...
Merkezimiz, iş sağlığı ve güvenliği konularında bilimsel araştırmalar yürütmek, nitelikli eğitimler düzenlemek ve topluma katkı sağlayacak projelere öncülük etmek amacıyla faaliyet göstermektedir. İSG alanında bilgiye dayalı uygulamaların geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması temel hedefimizdir.
